Sektörlerinde bir şeyleri değiştiren iş liderleriyle ilgili dizimizin bir parçası olarak Cliff Boyle ile röportaj yapma zevkine eriştim.
Cliff Boyle’un internet iletişim teknolojisi üzerine üç ABD patenti bulunuyor ve otomatik çok faktörlü dolandırıcılık koruması ve merkeziyetsiz internet de dâhil olmak üzere iki patent başvurusunda daha bulundu.

Ağdan kaçınan ilk internet mesajlaşma hizmeti olan ShazzleChat’in kurucusudur.
Diğer iş alanları arasında, ulusal düzeyde kurduğu ve işletmesini yürüttüğü ABD uyuşturucu ve alkol tedavi merkezleri zinciri olan Landmark Recovery bulunmaktadır.
Yazıları arasında “The Birth of Christmas” adlı bir şiir kitabı ve “CyberScreams” adlı bir roman (takma adla) bulunmaktadır.
“Messages” ile kısa öykü dalında Pushcart Ödülü’ne aday gösterildi ve “Night Landing” adlı senaryosu Akademi Ödüllü yönetmen Hans de Weers tarafından tercih edildi.
Cliff, Harvard Üniversitesi 1982 mezunudur.

Bizimle görüştüğünüz için çok teşekkürler!
Derinlere dalmadan önce okurlarımız sizi biraz daha tanımaktan memnun olacaklardır.

Bize biraz “geçmişinizden” bahsedebilir misiniz? Sizi bu özel kariyer yolunda ilerleten neydi?
Kendilerini müşterinin mahremiyeti pahasına zenginleştirmek için müşteri verilerini alma yöntemlerinden dolayı teknoloji devlerini sevmiyordum.
Goliath’a karşı David gibiydi. Sinirlere dokundular. Karşılık vermek istedim.

Okuyucularımıza yaptığınız işin yıkıcı yönünün ne olduğunu söyleyebilir misiniz?
Kullanıcıların akıllı telefonlarını sunucuya dönüştürmek için uygulamalar yazıyoruz, böylece kullanıcılarımız verilerini ve mesajlaşmalarını kontrol ediyor.
Teknoloji devlerinin veri kontrolüne balta vurarak onları ve sunucularını döngünün dışına çıkardık.

İşe yeni koyulduğunuz zamanlarda yaptığınız en komik hatanızın hikâyesini paylaşabilir misiniz? Bundan hangi dersleri çıkardığınızı söyleyebilir misiniz?
Nereden başlasam?
İlk patentimiz merkeziyetsiz bir sosyal ağ platformuydu.
Bir minibüs satın aldık ve pazarlama ekibimizi onu tanıtmak için ülke çapında bir tura gönderdik, ancak o zamanın düşük bant genişliği dünyasında ürünün işlevselliğinin şüpheli olduğunu öğrendik.

Pazarlama ekibi, geziyi tatil olarak sürdürmenin iyi bir fikir olduğunu düşündü.
Üst yönetim aynı fikirde değildi.
Yolculuk boyunca hepimiz biraz yardıma ihtiyaç duyarız.

Akıl hocalarınızdan bazıları kimlerdi? Nasıl bir etkide bulunduklarına dair bir öykü paylaşabilir misiniz?

Dürüst bir sigortacı olan babam, işe ilk başladığımda bana bazen işin iş olduğunu, yani her zaman sınırların içinde kalamasanız bile bu işi nasıl yürüteceğinizi bulmanız gerekebileceğini söylemişti.
Bazen kuralları uydurmak ya da esnetmek zorunda kaldım.
Tabii ki bu benim işe başladığım zamanlarda bugünkünden daha mümkündü, çünkü her hareketiniz takip ediliyor ve tırnaklarınızı kesmek için bile devletten izin almanız gerekiyor.
Bugünün dilinde, yıkıcı olmak genellikle olumlu bir sıfattır.

Ancak yıkıcılık her zaman iyi midir? Bunun tersini, yani bir sistem ya da yapının ‘zaman testine dayandığını’ ne zaman söyleyebiliriz? Okuyucularımıza bir sektörü altüst etmenin ne zaman olumlu olduğunu ve ne zaman o kadar da olumlu olmadığını açıklayabilir misiniz? Ne demek istediğinize dair bazı örnekler paylaşabilir misiniz?
Teknolojide altüst oluş, teknolojinin can damarıdır. Bunun her zaman iyi olduğuna inanırım.
Donanım tarafında Moore yasası, iş tarafında ise IBM’den Microsoft’a, Apple’a ve Google’a uzanan zengin bir geleneğimiz var.
Kazananlar kireçlenir. Google’ın “Kötü olma” sloganının şu anda onlar için ne kadar uygunsuz olduğunu düşünün. Onlar kötüdür, çünkü köprü geçiş ücretlerini toplayan mevcut trol onlardır. Kötü olarak başlamadılar, ama kulübü alır almaz kötü adam oldular. Onları alaşağı etmenin zamanı geldi. Bu olacak.

Yolculuğunuz boyunca aldığınız en iyi 3 tavsiyeyi paylaşabilir misiniz?
Lütfen her biri için bir öykü ya da örnek verin. Babamın “İş iştir” sözünü yukarıda anlatmıştım. Müşterilerimin çoğu yakında emekli olacak ve sonra da ölecek.
Bu yüzden seni yanıma alıyorum.” Henüz 20’li yaşlarımdayken iş kariyerimi başlatan bir avukattan. Yolun benden önce açıldığını biliyordum.
Yalnızca yürümek zorundaydım. “Kendisine çok şey verilen herkesten, çok şey talep edilecektir.” Harvard’a gitmek için yola çıktığımda annemden.
Annelerin yaptığı gibi suçluluk duygusuna kapıldı. Bunu gülümseyerek söylüyorum. Benden geri vermemi istedi.
Henüz işinizin bitmediğinden eminiz.

Bundan sonra işleri nasıl değiştireceksiniz?
Sohbete gizlilik getirdikten sonra, internet üzerinden nakit para gibi çalışan özel bir ödeme uygulamasıyla bunu ödemelere de getireceğiz.
Denetim izi yok. Ve sonra köprüdeki trollerin değil, kullanıcının kontrol edeceği merkeziyetsiz bir internet başlatacağız.

Düşünceleriniz üzerinde derin etkisi olan bir kitap, podcast veya konuşma var mı? Bizimle bir hikâye paylaşabilir misiniz? Bunun sizde neden bu kadar yankı uyandırdığını açıklayabilir misiniz?
Batı kültürünün tarih ve edebiyattaki değerini özetlediği, hayatlarımızda neyin en önemli olduğunu ve Ölü Beyaz Adamlara olan borcumuzu aydınlattığı için Allan Bloom’un AŞK VE DOSTLUK kitabı.
Lütfen bize en sevdiğiniz “Hayat Dersi Alıntısı”nı söyler misiniz? ‘Milyarderleri ağlatın’ sözünün sizin hayatınızla nasıl bir ilgisi olduğunu paylaşabilir misiniz?
Bu benim mottom.

Kendini beğenmiş teknoloji meraklılarının verilerimizi çalmasına ve mahremiyetimiz üzerinden kazanç elde etmesine katlanmak zorunda değiliz.
Çok etkili bir insansınız. En büyük sayıda insana en büyük miktarda iyilik getirecek bir harekete ilham verebilseydiniz, bu ne olurdu?
Fikrinizin neleri tetikleyebileceğini asla bilemezsiniz. Bu çok basit. Kiliseye geri dönülmesi için ilham verirdim. Haftada en az bir saatinizi evrendeki en önemli şeyin ne olduğunu ve sizin bu evrendeki yerinizin ne olduğunu düşünmeye ayırın.

Okuyucularımız sizi internetten nasıl takip edebilir?
zyng.app onları ürün geliştirme konusunda güncelleyecektir.
Sohbetimiz çok ilham vericiydi.

Bize katıldığınız için çok teşekkürler!